İstatistikler Yanılmadı Kader Şaşırtmadı

Ligin 26. haftasına Galatasaray Lider girip Fenerbahçe deplasmanında lider çıkmayı başardı. Bugün oynanacak olan Başakşehir-Beşiktaş karşılaşmasının sonucu ise derbinin sonucunun daha bir kıymetli olmasını sağlayabilir. Böylece gerek sosyal gerek konvansiyonel medyada “beraberliğe sevinildi” diyenler Galatasaray taraftarı neye sevindi anlamış olur.

Derbi Özel yazımı okuduysanız ve karşılaşma sonrası gerekli pozisyon, istatistik incelemeleri yaptıysanız; yazımın başlığının son derece yerinde olduğunu anlarsınız. İlgili yazı: https://www.3numaraliuye.com/2018/03/16/19-yillik-kilidin-anahtari-kimde/

Sahaya Yansıyanlar

Maçın taktik, teknik ve istatistiki verilerine bakarsak, Aykut Kocaman’ın istediğini ortaya koyamadığı görüyoruz. Örnek vermek gerekirse; Şekil 1. da görüldüğü üzere Aykut Kocaman’ın istikrarlı oyuncu konumlanmasın derbide yansıtamadığını okuyabiliriz.

Şekil 2. da derbi özel yazımda değindiğim Aykut Kocaman’ın büyük maç başarısının sırrından bahsetmiştim. Şekil 1. ile kıyaslayınca Aykut Kocaman’ın bunu başaramadığı belki de Fatih Terim’in bu oyunu engellediğini söyleyebiliriz.

Şekil 3’te ise 0-0 biten karşılaşmada Fenerbahçe’nin güçlü, zayıf yönleri ve oynamak istediği oyunu görüyoruz. Şekil 4’te ise derbi özel yazımda Fenerbahçe’nin genel oyun stilinin çerçevesini çizdiğimi görüyoruz.

Şekil 5. , Şekil  6. maç içerisinde hava topu ve korner kullanımını göstermektedir. Şekil 7. de ise maç önü yazımda Fenerbahçe’nin akan oyunda hücum seti oluşturmada kabiliyetinin sınırlı olmasından dolayı sık sık hava topu ve duran top kazanmak isteyeceğinin altını çizmiştim.

Maç önü yazımda değindiğim noktaları atmamın sebebine gelirsek; yazımın başlığında görüldüğü üzere derbi ve kader şaşırtmadı. Fenerbahçe ise hiç şaşırtmadı. Evinde bile 1 gol atalım yemeyelim tavrı ile rakibi oynatmama ve anadolu takımı edasıyla duran top ve şişirilen toplardan medet umarsan 90+4’de ecel terleri dökersin.

Galatasaray Ne Oynadı?

Galatasaray ise Fenerbahçe’ye göre daha az öngörülebilir bir takım olmasına rağmen önlem alması rakibi gibi şans topu ve hata kovalamadığı için daha kolay bir ekip. İlk yarı gol pozisyonlarına giren, minumum hata ile oynayan iyi pas yapan bir Galatasaray izledik. Fakat sizleri tekrar Şekil 1.’ e götürürsem;

Rodrigues’in genel sezon yapısının dışında kaldığı kanatta olduğu görülüyor. Tabi bunda Fatih Terim’in rakibin kanatlardan özellikle kendi solundan hücum edeceğine karşı aldığı bir önlem olarak okuyabiliriz. Fakat bu konum  set hücumlarında Selçuk İnan’ın daha az sorumluluk almasının da etkisiyle hücum bölgesinde Rodrigues’in maç öncesi değindiğim boş koşuları ve sezon boyu sürdürdüğü “sahte forvet” rolüne girememesi sebep oldu. Maç içinde Fenerbahçe’nin 65-80 dakikası arası risk almasıyla yukarıdaki konumlanma biraz olsun değişse de özelllikle Nagatomo- Rodrigues’in bu süredeki tepkisinin aynısının maç boyu Linnes- Feghouli ikilisinin verememesi özellikle Fernando’nun maç öncesi yazımda değindiğim gibi( Şekil 9.) defansif rolünde olması Fenerbahçe’ye sol kanattan verdiğimiz darbeye sağ kanadımızın eşlik edememesi belki de maçın kilidini kıramamamıza sebep oldu.

Şekil 8.de görüldüğü üzere zaten maçın genel itibariyle oynandığı baskı kurulduğu yer Fenerbahçe’nin sağ, Galatasaray’ın sol cephesi. Maç içinde zaman zaman Linnes’i buradan istifade edip kaçırsak da Feghouli’nin bu duruma ayak uyduramaması, Rodrigues’in buradan gelen hücumlara mücbir sebeplerden koşu yapamaması sonuca götüremedi maalesef.

Şekil 1.’de görüldüğü üzere Fernando, sık sık 2li savunmanın arasına girip, defansif anlamda harikalara yarattı. Boşta kalan topları süpürdü. Fakat benim hala beklentim kendisinin biraz daha ileri itilmesi. Bunu topu koşturarak yapıyor kabul belki bu maç özelinde de olması gereken bu olabilir.Fakat Tudor’dan kalma bu rolü bir oyun refleksi haline getirirse Fernando-Selçuk- Belhanda üçlüsü takımı hücuma iterken zorlanabilir.

Maç sonunda yine Belhanda eleştirileri okudum ve bir kez daha kahroldum. Son zamanlarda fazla Belhanda övgüsü yapmıyorum çünkü Terim geldikten sonra adım Belhanda sevici yazar olarak çıkmıştı. En başından bu yana Belhanda’nın gerçek yerinin 8 numara olduğunu söylüyordum. Fatih Terim’in en sevdiğim yanı olan diziliş ve sistemlerden bağımsız elindeki oyuncudan maksimum verim alacağı roller vermesidir.

Şu an gözlemlediğimiz; Belhanda’nın 8 numara gibi oynaması,

Rodrigues’in sahte forvet gibi oynaması,

Feghouli’nin serbest rolde oynaması,

bunların en bariz örnekleridir. Fenerbahçe maçında ise Feghouli ve Rodrigues bu role belki de önlem amacıyla ve 1 puanın bize yetmesiyle alınmadı. Fakat Belhanda yine veriler ışığında Galatasaray’ın en iyilerinden biriydi.

 

Şekil 10. ve Şekil 11.de görüldüğü üzere Belhanda 8 top çalma ve 11 top çalma denemesiyle derbinin top çalma lideri konumundayken; aynı Belhanda adam geçme de ve bunların tümü sıkışan oyunda takımı ileri iten seviyede yine lider konumda. Aynı Belhanda Şekil 12. de gözüktüğü üzere sahanın her yanında görülüyor. Selçuk İnan, Feghouli, Rodrigues’den daha fazla topla buluşuyor.

Sonuç Yerine

Sonuç olarak Galatasaray için 19 yıldır süren gelenek devam etse de önemli olan ve benim hatırladığım kadarıyla Galatasaray ihtiyacı olduğu zaman Fenerbahçe’den hep önemli puanlar almıştır. Bu puanlar Galatasaray’ı ya bir kupa sahibi ya da 2 kupa sahibi yapıyor. Hatta bazen aynı sezonda 2 kez şampiyon yapıyor.

Bu nedenle Tolga Ciğerci’ye kızabilirsiniz kabul fakat 19 yıldır kimler ne goller kaçırdı bir daha izleyin derim sizlere. Kalan 8 maçta taraftara düşen görev içeride oynayacağımız maçlarda puan kayıpsız devam edecek motivasyonu takımına vermesi.

Şekil 13.de dediğim gibi bu 1 puan bizim için çok önemliydi ve puan hesabı yaptığımız defterlerde tik işareti koymamızı sağladı.

Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/  yazısını mutlaka okuyun!