Gündeme dair

Sıra Taraftarda!!!

12 Ağustos 2017 Cumartesi

206

Sıra taraftarda!

Sıra taraftarda. Büyük Galatasaray taraftarı dört gözle büyük buluşma anını bekliyor. Bence Galatasaray son yılların en ilginç yaz sezonlarından birini geçiriyor. Bir tarafta Avrupa Fatihi bir takımın ikinci turda UEFA’dan elenmesi, diğer tarafta çok ciddi paralar harcanarak yapılan ciddi kadro değişimi, öte yandan taraftarın çoğunun istemediği teknik direktör Tudor ve yine her türlü başarısızlığa rağmen görevi bırakmayan Dursun Özbek yönetimi. Kısacası kaos dolu bir yazdan sonra herkesin merakla sorduğu soru: “Galatasaray başarılı olacak mı?”

Transferler

Öncelikle şunu söylemek lazım, takımımızın bu yaz aldığı oyunculardan hiç birine kimsenin burun kıvıramayacağı bir gerçek. Ancak bazı sorunlar var;

Öncelikle Sneijder ile ayrılık kararı; bu kararın resmiyete dökülmesi süreci Galatasaray’a çok zarar verdi. Özellikle yeni transfer Belhanda’ya o dönemde verilen 10 numara, futbolcuyu strese soktu. Umarım bu işin sonunda hem Galatasaray, hem Belhanda kaybetmez.
İkincisi; geçen sezon UEFA’dan ceza almış bir takımın oyuncu transferinde bu kadar bonservis ödemesi bence tam bir strateji hatasıdır. Lige havlu atmış bir takımın düşünmeye bu kadar zamanı varken, bonservis ödemeden ya da uygun bedelle kiralık anlaşması yaparak bir tane bile oyuncu alamaması bence başarısızlıktır. Her ne kadar arka planda olanları bilsek de bonservissiz Clichy kalitesinde bir sol beki Başakşehir gibi bir takıma kaptırmak sezonun en büyük hatası oldu.
Üçüncüsü; transferlere ilişkin açıklamalarında takımı gençleştireceğiz denildi ancak bunun yerine yaş ortalaması arttı.
Dördüncüsü; kim ne derse desin Ndiaye bu sene takımın yıldızı bile olacak olsa, verilen bonservis ve yıllık ücret facia seviyesinde.Bu transfer ve diğer transferler mali olarak incelenmeli.

Tüm bu faktörlere rağmen yapılan yedi transfer de (Fegouili’yi de sayıyorum) tartışmasız direkt ilk 11 oyuncusu olarak oynar. Eğer Tudor yeni ego mücadelelerine girmez de azıcık teknik direktörlük yaparsa bu sene keyifle maç izleyebiliriz.

Eksikler

Bunu yazmadan geçemeyeceğim, bence bu takımın en büyük eksiği teknik direktör ve yardımcı antrenördür. Hem Tudor hem Ayhan bu iş için çok yetersiz. Ancak bu aşamadan sonra hem onlara hem bize şans dilemekten başka bir seçenek yok elimizde.
İkincisi;sol bek eksiği kanayan bir yara oldu, o bölgeye Asamoah transferi söz konusu umarım olur, aksi takdirde sol bek yine otoban gibi olur.
Üçüncüsü;takımda bütün stoperler sağ ayaklı ve Maicon dışında teknik yönü kuvvetli olan bir stoper yok. Ahmet Çalık orta sınıf bir stoper, ayağına top aldığında hiç bir hücum foksiyonu yok. Bunun dışında da her maç hata yapmaya meyilli. Serdar’ın da tekniği iyi değil, bunun yanında sol stoper oynama ihtimali zayıf. Bir diğer alternatif Koray da hazırlık maçlarında bana çok kötü gelmedi, eğer yeni transfer yapılmayacaksa solda denenebilir.
Dördüncüsü; sıkışan oyunlarda ve 4-4-2’ye dönme anlarında alternatif olacak bir forvet oyuncusu alınmalı (Bu transfer satın alma opsiyonlu- kiralık olmalı).
Beşincisi; olarak yedek kaleci Eray bana çok güven vermiyor.Aynı suda daha önce yüzmüştük, maceraya hiç gerek yok. 21 kişilik kadro seçeneği sonrası yabancı kaleci alınabilir ( Yedekte iki kaleci tutulabilir).

Bunların dışında ben Carole ve Linnes’in çok kötü futbolcular olduğuna inanmıyorum ama kadroda ancak alternatif oyuncular olarak tutulurlarsa.

Sonsöz

Galatasaray taraftarı olarak başarılara fazlasıyla alışkınız. Aksi haller bizi toplu olarak depresyona sokuyor, özellikle başarısızlığın kaynağı kulübün içinden yani yönetimden geliyorsa. Yönetim bu sene bu açlığı görerek hem kendilerini kurtarmak hem de kaçınılmaz sona engel olmak için büyük bir operasyona girişti. Aslında en büyük hataları Hamza Hamzoğlu zamanında yapılan ve yapılmayan transferler… O günlerin hatasını camia olarak iki sene ödedik. Şimdi ciddi bir para harcayarak genel olarak iyi bir kadro yapıldı. Sıra taraftarda. Ne kadar yönetime, hocaya, bazı futbolculara tepkimiz olsa da artık taraftar olarak dikkatimizi sahaya odaklamamız gerekiyor. Son iki sene rakiplere deplasman yaşatamadık. Bu rahatlık sahada hakem katliamlarına ortam sağladı. Bu psikolojiyi kırmak için artık tribünün kendi gücünü ortaya koyma zamanıdır. Bu takımın bu yönetime ve bu hocaya rağmen şampiyon olması için en çok taraftara ihtiyacı var. Bir oyuncuya tepki koymak tüm takımı etkiliyor. O yüzden maç içinde artık barış yapmanın zamanıdır. Yoksa bu seneki kayıp uzun yıllar telafi edemeyeceğimiz noktalara getirebilir.

Büyük buluşma için sabırsızlanıyorum. Bir an önce bu karanlık günlerden çıkmak dileğiyle, her şeye rağmen Galatasaray’la kalın…