Siz Sanıyorsunuz Ki Hep Tanımadıklarınız Ölecek!

0
1016
Siz Sanıyorsunuz Ki Hep Tanımadıklarınız Ölecek!

17 Ağustos 1999’da yaşadığımız depremden beri ülkemiz genelinin en büyük kabusu deprem. Sonrasında Düzce, Van gibi depremlerle bu korkumuz daha da perçinlendi. 99 depreminden sonra ilk defa nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu İzmir ve çevresinde büyük bir deprem gerçekleşti. Hepimiz çok korktuk… Can kaybımızın azlığı bir taraftan bizleri rahatlatsa da biliyoruz ki ateş düştüğü yeri yakıyor. Zamanında bir ODTÜ öğrencisinin mezuniyetinde açtığı pankartta dediği gibi “Siz sanıyorsunuz ki hep tanımadıklarınız ölecek!” Her ölenin seveni, eksikliğini bir ömür hissedecek sevenleri var. Babasız bir çocuk, oğulsuz bir ana… Bunlar bir ömür boyu yarım kalmışlığı hissettirecek. İzmir’de şu an göçük altında olan vatandaşlarımızın bir an önce kurtulmasını umuyor, kayıplarımız için baş sağlığı diliyorum. Tüm İzmir ve çevresine geçmiş olsun diyorum.

Bu depremde de yıkılan binaların hemen hepsi bir hırsızlık neticesinde yıkıldı. Kimi malzemeden çalan müteahhit, kimi kullandığı alan için bir kaç metre kare çalmaya çalışan iş yeri sahipleri… Yaklaşık 200 kişinin dolaysız ölümüne sebep olan Veli Göçer sadece 7,5 yıl hapis yatarak tekrar inşaat çalışmalarına başladı. Böyle bir ülkede birilerinin yaptıkları hırsızlıklarla canların kaybına neden olmaktan korkması için sebep bulmak zor. Bu “cesur hırsızların” başka canlara kıymaması için tüm belediyelerin harekete geçmesi lazım. En azından altları dükkan olan apartmanların tek tek kontrol edilmesi ve kolon kesenlerin bol sıfırlı tazminatlara mahkum edilmesi lazım. Bu ülkenin hırsızları hapis yatmaktan korkmuyor. Onların canını en çok para kaybettirerek acıtabilirsiniz!

****

Böyle acıların olduğu günlerde maç izlemek ve yazmak çok zor. Ancak futbol bazen unutmak için de güzel bir araç. Her ne kadar bugünkü futbolun bize bir şey unutturma ihtimali olmasa da sonuna kadar izledik.

Galatasaray bugün kazansa da yine beklenenin altında bir performans ortaya koydu. Rakibi Ankaragücü Covid 19 illeti yüzünden eksik bir kadro ile gelmiş olmasına rağmen özellikle hücumda daha çok etkin gözüktü. Özellikle ilk yarıda öne geçmesi hatta ikinci golü atması sürpriz olmazdı.

Galatasaray’ın sezon başı oyunu böyle olsa diyeceğiz ki takım bu kadar. Ancak sonradan takım bu duruma gelince insan şaşırıyor. Galatasaray bugün Türkiye Kupası rotasyonu için sahaya çıkan ve birbirini yeterince tanımayan oyunculardan oluşan bir takım hüviyetindeydi. Özellikle maçın ilk yarısında Ankaragücü oyuncularının sırtı dönükken bile rahat paslaşarak atak başlatmalarını görünce hangi takım eksik kadroyla geldi anlamak da zorlandım. Maçın ilk yarısında Galatasaray’da ofansif açıdan etkin olan ve maçı isteyen Saracchi ve Babel dışında kimse yoktu. Bunlara ilk yarı boyunca sadece bir kez eşlik eden Ömer Bayram’ın başlattığı atağın neticesinde Saracchi’nin pası ve Babel’in golü geldi. İlk yarının sonunda Galatasaray adına kaleyi bulan ilk şutunun golle sonuçlanmış olması ise pek manidardı.

İlk yarı 1-0 Galatasaray lehine bittikten sonra Galatasaray biraz daha toparlanır ve farkı arttırır diye beklerken ikinci yarı aynı sönük oyuna devam etti. Maçtan önceki açıklamalarında 3 puanı daha çok önemsediğini de belirten Fatih Terim biraz daha skoru tutarak ikinci golü aramayı tercih etti. Topla neredeyse hiç oynayamayan, gol pozisyonuna da giremeyen Diagne’yi oyundan çıkararak yerine Arda Turan’ı dahil etti. Bu değişiklikten sonra Babel santrfor pozisyonuna Arda da sol kanada geçti. Aynı dakikada sahanın iyilerinden Saracchi sakatlığı nedeniyle yerini Emre Taşdemir’e bıraktı.

Bu değişikliklerden sonra Galatasaray hücumda biraz daha hareketlendi. Daha çok pozisyon bulmaya başladı. Sonrasında Feghouli girdikten sonra pozisyon sayısı daha da arttı. Ancak son pas tercihleri ve son şut tercihleri konusunda genelde hatalı tercihler yapınca ikinci golü bulamamış oldu.

İsimler üstünde durmayı çok istemiyorum. Fatih Hoca inandığı oyuncuları sahaya sürüyordur. Ancak sahaya çıkan oyuncuların bazı beklentileri karşılamadıkları çok açık. Oyun iyi gitmiyorken aynı oyuncularla farklı şeyler de denenebilir ama ne yazık ki bu olmuyor. Yani Galatasaray’ın takım kurgusu özellikle orta sahadan bir ofansif verim alamıyor. Galatasaray’ın santrforu bu kurguda tamamen yalnızları oynuyor. Bu kadroyla bari ara ara da olsa 4-4-2 gibi bir dizilişe geçip rakip ceza sahasını biraz karıştırabilirsiniz. Maçın bazı bölümlerinde Ömer Bayram sola geçse Babel de santrforu ikilese bu oyundan daha kötüsü olur muydu? Sonuçta orta saha oyuncusuyken Ömer Bayram’ın savunma katkısı çok az, Babel’in sol kanat savunması da haliyle öyle. Bu şekilde daha mı çok pozisyon verirdik? Yoksa daha mı çok pozisyon bulurduk?

****

Galatasaray iki haftadır ligin en zayıf rakipleriyle oynuyor. Buna rağmen baskın bir oyun ve bol pozisyon bulamıyor. Üstüne üstlük de fazlasıyla pozisyon veriyor. Takımın durumuna bakarsak geri düştükten sonra maç çevirme ışığını da göremiyoruz. Bu açıdan bu kötü periyotta böyle iki takımla oynamak ciddi bir şans. Fatih hoca galibiyetlere aldanmadan bir an önce sihirli dokunuşunu yapmalı. Haftaya UEFA Avrupa Ligi’nin yıprattığı Sivasspor maçını da belki iyi oynamadan kazanırız. Ancak sonrası için artık bir ışık görmeliyiz.

****

Her hafta yazıyorum yine yazacağım. Kötü oynayabilirsiniz, istediğiniz oyun ritmini bulmak da zaman alabilir. Ama duran topları bu kadar çar çur edemezsiniz. Fatih Hoca bu konuda artık bir hamle yapmalı. Gerekirse antrenörlerinden birisini bu konuda görevlendirmeli. Elimizdeki oyuncuların özelliğine göre duran toplarla gol pozisyonu bulmalıyız. Bizde ise tam tersi oluyor, kullandığımız duran toplar bize kontratak olarak geri dönüyor. Hoca bu konuya nasıl müdahale edemiyor, inanın anlamış değilim!

Sonsöz

Galatasaray kötü oynuyor. Kötü oynamasına rağmen de savunmada çok fazla dağınık gözükmüyor. Bunda beklerinin ve stoperlerinin çok fazla katkısı var. Bugün Saracchi ve Marcao sakatlanarak çıktı. Umarım önümüzdeki hafta oynamalarına engel teşkil edecek bir durum yoktur. Her şeye rağmen kazanmak güzel. Bir de güzel oynasak tadından yenmez…

Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/  yazısını mutlaka okuyun!

Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye

Facebook: https://www.facebook.com/3numaraliuye/

İnstagram: https://www.instagram.com/3numaraliuye/

Yorum bırak

Lütfen yorumunuzu yazınız
Lütfen buraya adınızı yazınız