Geçen hafta yaşadığımız son dakika şoku ile biten bol puanlı serimizden sonra çoğumuzun tedirgin olduğu bir maça çıktı, Galatasaray. Kenarda Fatih Terim’in olmamasının tedirginliği, Marcao’nun yokluğunun Taylan’ı ve takımı üzerine etkisi, Saracchi’nin sakatlık dönüşü durumu gibi birçok handikaplı durum bizi bekliyordu.
- Kadro ve oyun yapımız nasıl olacak?
- Mete Kalkavan “avcı” hakemlik yapacak mı?
- Mağlup duruma düşer miyiz?
Soru çok, cevapların hepsi sahadaydı. Neyse ki karanlıktan bir Taylan asisti çıktı ve sonuç bizim istediğimiz gibi güzel bir skorla bitti.
Kadro Tercihi
Fatih Hoca geçen haftanın faturasını Linnes, Emre Akbaba ve Oğulcan’a kesmiş olmalı ki üç oyuncu da bu hafta kesik yedi. Yerlerine Omar, Arda ve Belhanda oynadı. Bana göre Omar hariç bu tercihler bizi bir ileri iki geri haftamıza geri döndürdü. (Linnes ile Omar’ı birbirine eşit görüyorum,. O hafta antrenmanda hangisi iyiyse o oynayabilir.) Geçen hafta tamamen yokları oynayan Emre Akbaba zaten seri yapan kadronun zayıf halkasıydı ve son maçta bunun altını çizdi. Ancak Oğulcan diğer maçlarda takımın kompakt baskısında ve ceza sahasına girmesi konusunda önemli bir tercihti. Bu tercih Diagne’yi de değerli kılmaya başlamıştı. Geçen haftayı O’nun adına bir kaza sayıp bu hafta on bire adının yazılması gerektiğini düşünüyordum.
Bence galibiyetlerde ve mağlubiyetlerde artılar ve eksiler toplanmalı; artılardan vazgeçmeden eksi yönler giderilmeli. Fatih Hoca sadece tek bir değişiklikle olumlu yönleri elde tutmalı ama zaaflarımızı da yok edecek bir kadro tercihi yapabilirdi.
Neler Değişmemeliydi? Değişenler Taylan’ı etkiliyor mu?
Bu senenin yıldızı Taylan uzun bir süre yalnız bir mücadele verdi, bu hepimizin malumu. Covid 19 ve sakatlıklarla başladığımız kriz haftasında Fatih Hoca, Feghouli’yi sağ içe çekince Taylan’ın yükü oldukça azaldı. Geçen hafta Karagümrük maçı hariç bu ikili oyuna hücum yönünden çok iyi yön verirken, savunma yönünden de diğer haftalarda tercih edilen oyuncuların önündeydiler. Bu ikili beraber oynadığında top kaybımız azaldı, Taylan’ın isabetli pas oranı maksimum seviyelere çıktı ve boş topları alma sayımız arttı. Bana göre bu veriler ışığında Taylan, Feghouli ve Oğulcan üçlüsü kadroda aynı pozisyonlarında kalmalıydı. Emre Akbaba yerine de taktiksel beklentiye göre Arda ya da Belhanda tercih edilmeliydi.
Altın Gibi 3 Puan
Galatasaray maça çok hızlı başladı. Önceki haftaların aksine hemen 2-0 gibi bir sonuca gidince hepimiz biraz rahatladık açıkçası. Henüz Göztepe takımı kalemize gelmemişti oysa. Bu skordan sonra ön alan oyuncularının hevesine göre halı saha maçına döner diye düşünüyorduk, ancak çok kısa süre içinde yoktan bir pozisyonu harika bir golle süsledi Göztepe. Bu golden sonra maçın seyri çok değişti. Devre arasına kendimizi zor attık.
İkinci yarı tam tersi bir görüntüyle başladı. Göztepe çok iyi bir baskı kurdu. Nefesleneceğimiz anlarda üst üste yanlış taç, Emre Kılınç’ın ayağına basılması ve kaleci Okan’a yapılan faulün es geçilmesi sonucu Göztepe’nin bizim sahamızda kalma süresi oyun normalinin de üzerine çıktı ve Galatasaray hiç nefes alamadı. Maç beraberliğe gidecek mi derken Taylan sahneye çıktı ve müthiş pasıyla haftalardır gol arayan Feghouli’ye farkı ikiye çıkaran ve bize adeta ilaç gibi gelen golü attırdı. Bu golden sonra Göztepe ikinci golü atacak pozisyonları yine buldu. Birisini atsa maç yine tehlikeye girecekti ama neyse ki atamadılar da maçın son bölümü bir sonraki maçı düşünmeyle geçti.
Kısa Kısa
- Bugün Marcao’yu çok aradık. Luyindama hem sakatlık sonralarında geç form tutmasıyla hem de ters ayağının etkisiyle bugün en zayıf maçlarından birisini oynadı.
- Belhanda, Arda, sağda oynayan Feghouli ve Emre’nin olduğu bir orta hat Taylan’a müthiş bir yük bindiriyor. Bu kadroyla sadece Sivasspor maçında net ve uzun süreli etkinlik kurduk. Ancak o maçta da santrfor pozisyonunda Babel oynamış ve gezgin bir santrfor olarak topu tutmasıyla, orta sahaya destek olmasıyla takımı farklı bir boyuta taşımıştı. Taylan’ı uzun erimli kullanmak istiyorsak üzerine bu kadar yük vermemeliyiz bence.
- Oğulcan’ı hep yazıyoruz. Tekrara düşmesin ama zaman zaman yaşadığım tartışmalara karşılık yazıyorum. “Oğulcan Galatasaray’ın oyuncusu değil.” dedi bugün bir renktaşım. Herkesin futbolda kaçırdığı bir olguyu buradan hatırlatmak isterim. Kadrolara baktığımızda en gösterişli oyuncuları aklımıza yazıyoruz hep. Oysa ki takımların birçok özelliği üzerinde taşıyan ama ortalama oyunculara da ihtiyaçları var. Bunlar takımlara çok gösteriş katmazlar ama takımın askeri olur ve takımı ileri taşırlar. Oğulcan da bunlardan birisi… Fiziği, gücü, tekniği, hızı, topla teması hepsi ortalama düzeylerde ancak hepsini birden barındırdığı için takıma katkısı bir general oyuncudan fazla oluyor. Biz bu eksikliği çektiğimiz için çok inişli çıkışlı süreçler yaşıyoruz. Böyle bir olanak varken açığı kapatmışken değerlendirmeliyiz.
- Bugün belki rekor sayıda top kaybı yaptık. Boş topları alamadık. Yeterli süre ve etkinlikte pres de yapamadık. Ancak Göztepe’nin de müthiş dağınık bir savunması vardı. Rakibin bu açıklarını diğer haftaların aksine harcamamak bu haftanın en önemli artılarından birisiydi. Ama gelecek hafta bu hafta kazanmanın yanılgısıyla hareket etmemeli ve bugünkü kopuklukları en az yaşayacak kadroyu seçmeliyiz.
Sonsöz
Bu hafta camiamızın sevilen taraftar simalarından Ulaş Payam’ı Covid 19 illetine ve Türk futbolunu ve Trabzonspor’un duayen isimlerinden Özkan Sümer’i de kanser belasına kurban verdik. Hepimizin başı sağ olsun. Bu illetlerden insanlığın bir an önce kurtulması dileğiyle…
Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/ yazısını mutlaka okuyun!
Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye
Facebook: https://www.facebook.com/3numaraliuye/
İnstagram: https://www.instagram.com/3numaraliuye/