BİT ARTIK CORONA!

0
130
Ejder Dilber
Bit artık corona!

İki defa geriye düşüp eşitliği sağladığımız maçta bu kadar coşkulu futbola bir de seyirci katkısı olsaydı bu maçı 4 golle yenilir miydik bilemiyorum! Aklıma bu maça benzer Mersin İdman Yurdu ve Orduspor maçları geliyor. Üzerinden 7-8 yıl geçen o maçlarda 10 kişi kaldığımız da oldu geriye düştüğümüz de… Ama yine de maçı çevirmiştik

BİREYSEL HATALAR

 İki sakarlık, iki gol… Maçı böyle özetlersek herhalde yeridir. Son 11 maç kalmış, iki rakibimiz birbiriyle oynayacak. 3 puanı alıp pazar günü arkamıza yaslanıp hangi rakibimizin puan kaybedeceğini izleyecektik. Maçtan önce hayalimiz buydu. Gelin görün ki Marcao ve Luyindama’nın hataları rakibe hiç aklında olmayan 2 gol verdi. Marcao’nun hatasını bir nebze anlayabilirim çünkü Saracchi pası çok sert gönderdi ama Luyindama’nın hatasını kabul edemiyorum. Top geliyor, rakip geliyor. Bu cüsseyle nasıl rakiple top arasına kendini atmazsın?! Ki Luyindama o cüsseye rağmen hızlı bir oyuncudur. Saracchi için de bir şeyler söylemek lazım. İki hatada da topu gönderen Saracchi’ydi. Birini çok yavaş birini çok hızlı gönderdi. Yedlin de penaltıya sebep olan oyuncuydu. 4 savunma oyuncusunun 4’ünün de hata yaptığı bir maç olursa yenilmek çok normal! 

TEKNİK AÇIDAN

İlk yarı ve ikinci yarı için ayrı değerlendirme yapmak gerek. Maça başlarken iki forvetimiz de çok hareketli başladı. Falcao’nun sol kanada, Mostafa’nın sağ kanada açıldığı, orta sahaya kadar gelip top yapmaya çalıştığı bir takım gördük sonra işler yavaş yavaş değişmeye başladı. İki forvetimiz sürekli aynı alanda görüldüler. Emre Akbaba ve Emre Kılınç ise kanat oyuncusu gibi değilde gezen oyuncular gibi oynadılar. Böyle olunca kanatlar, özellikle sağ kanat, beklere kaldı. Yedlin’in kanatta tek kalması rakibin de oradan rahat gelebilmesini sağladı. Aslına bakarsanız iki Emre’nin gezerek oynaması teknik açıdan beğendiğim bir gelişme çünkü rakip bloklar arasında topla buluştular. Galatasaray’ın en büyük eksiklerinden biri buydu. Bu ikiliye Gedson da katılınca kaliteli bir pas oyunu gördük. Pas oyunu kaliteliydi, oyununun hakimiydik ama pozisyon bulmada sorun yaşadık. Hatırlarsanız deplasmandaki Malatya maçında da böyle bir tablo vardı. Babel uzaktan vurdu, tek golle 3 puanı aldık geldik. Eğer pozisyon bulamıyorsanız uzaktan denemelisiniz. Bunu yaptık. İlk gol ise duran top ile gelmişti. Çok az da olsa rakip ön alanda baskı yaptığı zamanlar uzun top atıyoruz ve ilerideki adamımız Falcao oluyor. Bence burada tercihimiz Mostafa olmalı. Fizik olarak daha güçlü ve topu alıp servis yapmayı Falcao’ya göre daha iyi yapıyor. İlk maçtan beri de öne çıkan özelliklerinden biri bu. Değerlendirmemiz gerek. Bu tür uzun toplardan dönecek toplara giden bir oyuncumuz yok. Diğer bir eksiğimiz de bu. 
Gelelim ikinci yarıya… Ülkemizde kaynağı Galatasaray olan bir söz var: “Taktik maktik yok. Bam Bam Bam..!” İkinci yarı, özellikle yediğimiz üçüncü golden sonra, oynadığımız oyun tamamen buydu. Burada teknik bir yorum yapmak kolay değil. Zaten zemin yine yıpranmış, zaten 10 kişi kalmışız ve tekrar geriye düşmüşüz. Doğru – düzgün derli – toplu bir oyun oynamadık. Oynayamadık. Ama zemin ne olursa olsun, şartlar ne olursa olsun eğer tribünlerde taraftar olsaydı 3-3’ü bulmuşken bu maçı vermezdik. 

HÂLÂ BİTMEDİ

Pazar akşamı olası Fenerbahçe galibiyeti kaybettiğimiz fırsatı ilerleyen haftalarda tekrar yakalama şansı verecektir. Ama ben bir Galatasaraylı olarak kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye alıştım. “Rakip şunu yaparsa, şu takım puan kaybederse” şeklinde cümleleri Galatasaraylılığıma yakıştıramıyorum! Son 10 maç, son 30 puan. Silkelen ve kendine gel CİMBOM!

Ejder Dilber

Twitter: https://twitter.com/ejderdilber

İletişim:3numaraliuye.com

Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/  yazısını mutlaka okuyun!

Yorum bırak

Lütfen yorumunuzu yazınız
Lütfen buraya adınızı yazınız