Maç Yazıları

Ceza Sahasında Muslera Yalnızlığı

2 Eylül 2018 Pazar

428

cezasahasindamuslerayalnizligi — Muslera

Ceza Sahasında Muslera Yalnızlığı

Öncelikle Trabzonspor’u tebrik etmek lazım Ali Sami Yen’deki Galatasaray gibi başlayarak maçı ilk dakikadan itibaren sürklase ettiler. Galatasaray’ın yavaş stoperleri bu baskı karşısında iyice tedirgin olmaya başlayınca baskı daha fazla pozisyon verilmesine neden oldu ve bu pozisyonlardan biri golle sonuçlandı. Ardından Belhanda’nın neredeyse geleneksel olarak adlandıracağımız kırmızı kart ihaneti gelince Galatasaray tamamen çözüldü. Tüm bu tedirginliklerin üstüne yine kötü gününde olan Mariano, Anthony Nwakaeme’nin karşısında çaresiz kaldı. Bu çaresizliğe Galatasaray savunması da eklenince ilk yarı facia gibi bir sonuçla sonuçlandı.

Maçın ikinci yarısında tamamen teslim olmuş ve fark yememe fikrini öne almış bir Galatasaray vardı. Buna rağmen son dakikada bir gol daha geldi ve maç 4-0 bitti.

Aslında ben bu maçta oyuncularla birlikte Fatih Hoca’yı da formsuz buldum. Maçın başından itibaren baskılı oynayan ve öne geçen Trabzzonspor’a en azından 2-0 olduğunda taktiksel bir cevap verebilirdi. Maç 2-0 olduğunda ya hücuma ya da savunmaya bir ateşleyici almalıydı. Bu da stopere Serdar Aziz ya da Sinan’ın yerine Feghouli olabilirdi. Hoca seyretti, Belhanda ihanet etti ve ikinci yarıda tarihi farkı yemekten kurtuldu Galatasaray.

Diyeceksiniz ki “Fatih Hoca ne yapsın?” Transferin son gününde transfer gelseydi bile bugün sahada olmayacaktı. O yüzden bu maç özelinde işler yolunda gitmese bile fark yaratacak bir şey denemeliydi.

Akılda Kalanlar

Bu maç kesinlikle hakemle açıklanacak bir maç değil ama akılda kalanlar olur. Belhanda’yı atacağı pozisyonu haklı olarak kaçırmayan Fırat Aydınus; Rodallega’nın Emre Akbaba’nın bileğine bastığı pozisyona faul bile vermedi.

Galatasaray Ne Yapmalı?

Herkesin bildiğini çok uzatmadan yazacağım; Galatasaray yönetimi son yılların en acemi transfer haftasını yaşattı takımına. Gomis satıldı yerine birisi alınmadı. Üstüne de beklenen lider sol stoper transferi yapılmadı. Oysa Gomis varken de santrfor lazımdı, Denayer varken de lider bir savunmacı ihtiyacı vardı. Şampiyon olmuş taraftarın desteğini almış, UEFA’dan ceza almamış bir takımın bir sonraki senenin planını çok iyi yapması lazımdı. Şimdi ciddi stresli bir süreç Galatasaray takımını bekliyor.

Öncelikle elde stoper kalitesi ortada. (Ki Galatasaray Maicon’u Arabistan’a kiralasaydı belki bir stoper daha eksilecekti ve yerine biri alınmayacaktı.) Bu stoperlerin en kalitelisi Serdar Aziz. Serdar Aziz oynadığında da Maicon’un hataları daha az görünür oluyor. Öncelikle tekrar bu ikiliye dönülmeli. Ahmet iyi niyetli hatta ilk defa kendini bu kadar geliştirmek ister bir hali var. Yeni şeyler yapmaya çalışıyor ama ne yazık ki öne çıkan olumlu bir özelliği yok. Yani sert desen; sert değil, oyunu iyi okuyor desen; o da yok, hava topu kaçırmaz desen; standartları zorlayacak bir seviyede değil, süratli desen; O’da yavaş. Maicon bu maçın facialarındandı ama ben yine de Serdar Aziz’le zaaflarının bu kadar ortaya çıkmadığını biliyorum. Gönül isterdi ki yaz dönemi al satlarda Maicon gitsin yerine daha iyisi gelsin ama eğer elinizde kaldıysa bir şekilde değerlendirmeniz lazım.
Mariano çok iyi bir bek ama bu tarz maçlarda rahat sarı kart görüyor ve sarı kartla oynamak konusunda sıkıntılı. Hatırlarsanız Gençlerbirliği maçında da kırmızı görmemek adına yapamadığı müdahale mağlubiyet golüne neden olmuştu. Bu tarz maçlarda elde oyuncu değişikliği hakkı varsa kenarda güvenilebilecek Linnes’in olduğu unutulmamalı.
Bugünkü ihanet sonrası Belhanda’nın uzun süre yedek kalacaktır. Ndiaye tekrar takıma dönünce takım agresif bir orta saha kimliğine kavuşmalı ileri forvet tercihine göre Emre ya da Feghouli ile birlikte değerlendirilmeli.
Fatih Terim; Eren, Henry, Muğdat ve Feghouli ile ne yapacağına karar vermeli. Eren’in faydalı olacağı maçlar olacaktır ama topla buluşma, oyunun içinde bir rol alma konusunda sıkıntı yaşıyor. Bu oyuncudan kaynaklıysa ona göre, takımdan kaynaklıysa da takıma göre bir plan yapmalı. Özellikle deplasman maçları için bu maç bir dönüm noktası olsun. Deplasman maçlarında Henry ya da Muğdat’lı bir plan olmalı bu seçime göre de sağda Feghouli mi, Emre mi, Rodrigues mi oynamalı karar verilmeli. Emre Akbaba’dan kanatta faydalanırsa artık elde kalan ve parası ödenen Feghouli’den orta sahada faydalanmalı. Ben gelişine çok hevesli olmadığım ama futbolculuğuna çok saygı duyduğum Muğdat’a da mutlaka bir şans verilmesi gerektiğine inanıyorum. Hazırlık dönemini en iyi şekilde geçirmiş oyunculardan, savunmalar için ters bir stile sahip, en azından hücum pres ve kolay markaj altına alınamama özelliklerinin olmasıyla devre arasına kadar şans bulmalı.

Kırmızı Kartlara Ceza Sistemi

Ceza ile yola gelme işine çok inanmam ama artık Belhanda’ya bir ceza verilmesinin zamanının geldiğini düşünüyorum. Belhanda’nın kartının bu yıl için bir milat olması için pozisyon gereği olmayan, sportmenlik dışı hareketten atılan oyuncular eğer atıldıkları maç mağlubiyetle sonuçlanmışsa sahadaki oyuncuların galibiyet primi kadar cezalandırılmalı. Sonuçta arkadaşlarının emeğine ihanet edenler en azından bir şeylerin farkında olması ve bir bedel ödemesi gerekir.

Galatasaray Yönetimi ve Transfer

Koca transfer sezonu bitti. Sezonun en rahat takımı olması gereken takımı şimdi şapkadan tavşan çıkarmak zorunda. Yerine alınacak birini varsayarak Gomis’in gidişine karşı çıkmadım ama eğer yerine hazır bir oyuncu yoksa, hem ekonomi hem de oyun kalitesi açısından artıya çıkaracak bir alternatif yoksa neden satılır. Üç senedir kanayan yara olmuş stoper transferi neden yapılmaz?

Tamam Galatasaray ver parayı al durumunda değildi tüm ilgili Galatasaraylılar biliyordu. Peki yaşlı ya da genç Nagatomo ya da Henry usulünde bir oyuncu da kiralanamaz mıydı?

Bu şunu gösterir: Ya Galatasaray’ın anlatıldığı gibi bir scout ekibi yok ya da olan scout ekibine güvenen kimse yok. 2 yabancı kontenjanı boşken Avrupa pazarından oyuncu kiralayamamak, Afrika pazarından, Brezilya pazarından en azından kafa karıştıracak, heyecan yaratacak uygun bedelli bir oyuncu alamamak başka türlü açıklanamaz.

Bence bu transferlerin yapılamasının en büyük nedeni yeterli bir ekibin kurulmuş olmaması. Abdürrahim Albayrak kaç tane yabancı oyuncu transfer etmiş bugüne kadar? O’nun işi yerli pazar; o da ederinin altında değil de genelde üstünde sonuçlanıyor.

Bu transfer dönemi gösterdi ki yönetimin ciddi eksikleri var. İyi niyetinden şüphe duymadığımız yönetime naçizane tavsiyem; görev paylaşımı yapılmadan kulüp yönetilemez, koskoca kulübün işlerini iki kişi yapamaz. Lütfen bu konudaki düzenlemeleri bir an önce yapın.

Yol yakınken iletişim konusunda deneyimli, Türkçeye hakim bir basın sözcüsü bulun.
Özellikle yurt dışı transferde Haldun Üstünel gibi Galatasaray’ı temsil sıkıntısı olmayan yabancı dili olan birisini bulun.

Umarım yönetimin bu transfer döneminde yaptığı hatalar sezona ve o şanslı Şampiyonlar Ligi kurasının değerlendirilmemesine mal olmaz.

Yönetime Soru: Birhan Vatansever neden transfer edildi, neden İnegölspor’a gönderildi. Bu transferin Galatasaray’a maliyeti nedir?

Sonsöz

Geçen yıl da yazmıştım bazı mağlubiyetler “hayırlı mağlubiyetlerdir” diye. Eğer Galatasaray bugün kazansaydı Lokomotif Moskova maçına belki de Sinan, Ahmet Çalık’la çıkacak Belhanda telafisi olmayan ihaneti o maçta yapacaktı. Şimdi başta Fatih Terim kendine yeni haritalar çizip milli aradan faydalanacak ve futbolcularda kendilerine bir çeki düzen verecektir. Ben Ndiaye ve Serdar sonrası bu kadar kırılgan olacağımıza inanmıyorum. Umarım Ndiaye eksiklerini bırakıp, artarak gelmiştir Premier Legue semalarından. İyi haftalar dilerim…