Direniş!

0
540

Adeta Avrupa’sız geçirdiğimiz 5 sezondan sonra ilk kez bir uyanış, direniş, başlangıç kokusu duyduğumuz bir döneme girdik. Maalesef boşa harcadığımız yıllar, boşa harcadığımız paraları sonunda bir “çıtaya” dayandırıp bu sezona geldik. Bu sezon yıllardır kullandığımız maaş bütçesinin belki yarısından bile aşağıdayken gördük ki asıl sorun çıtada değil doğru planlama ve psikolojik eksikliklerdi. Buna FFP diyenler çıkacaktır belki ama ben buna inanmıyorum maalesef. Çok maaş vermeden transfer yapamayan bir futbol şubesinin bize yaşattıkları ve hocanın bu konuda fark yaratamadığı bir süreç olarak görüyorum.

Bir Avrupa Akşamı

Galatasaray’ın ideal kadrosu oluşmak üzere. Ancak sakatlıklar ve cezalar bu kadroyu beraber görmemizin önündeki engeldi ne yazık ki… Marcao’nun Kerem’e yaptığı gereksiz hareket sonucu ceza alması ve Sacha Boey’in sakatlığı Galatasaray’ı özellikle savunmada ve savunmadan hücuma çıkışlarda acemi bir hüviyete büründürüyordu önceki maçlarda. Bu akşam bu ikilinin dönmesi ile ideal savunmasına kavuşacaktı. Bu demekti ki savunmanın ideal oyuncuları ile birlikte Taylan ve Berkan ikilisinin birlikte oynaması savunma anlamında en kuvvetli kadromuzun sahada olması demekti. Belki lig maçları için ofansif olarak eksik kalabilecek bu kadro Avrupa için kora kor mücadele edebilecekti. Nitekim bugün Taylan’ın pas hataları yaptığı şanssız dakikaları saymazsak bu güçlü savunmayı gördük.

Dirençli bir savunma ve dirençli orta sahamız vardı. Peki gol atabilir miydik?

Biraz daha birlikte oynamış ve tecrübe kazanmış bir takım golü de atabilirdi. Van Anhoolt’un oyun hızı ve pas tercihleri doğru olsa, Kerem düşüş trendinde olmasa, Halil kornerdeki topta biraz uyanık olsa ve en nihayetinde Cicaldau -hakemin net markajına- maruz kalmasa golü de atabilirdik. Takımımızın canı sağ olsun…

Kısa Kısa

  • Bugün Muslera’dan aylar sonra puan dokunuşu görmek güzeldi. Formsuz bir Muslera hepimizi çok üzüyordu. Bugün bana göre dönüş sinyalleri gelmeye başladı.
  • Marcao ve Nelsson’un beraber hali insanı gerçekten mutlu ediyor. Her iki stoperden de topla çıkışlar daha pozitif olurken, savunma hamlelerinde de asla yumuşak bir görüntü vermediler.
  • İlk izlediğimde “acaba mı?” duygusu yaşadığım Boey’in yokluğunun takımı ne kadar etkilediğini görmüştük. Bugün varlığının da ne kadar farklı olduğunu gördük. Sakatlık dönüşü olmasına rağmen özellikle savunma konsantrasyonuna bayıldım. Umarım sakatlığı ciddi değildir.
  • Van Anhoolt bugün beni tedirgin etti. Özellikle hücuma çıkışlarda etkisiz buldum. Sağlam bir alternatifinin olmaması kötü. Keşke iyi ve yerli bir alternatifimiz olsaydı.
  • Taylan, Berkan ve Cicaldau bugün orta sahada müthiş bir direnç gösterdiler. Beraberliğin öncelik taşıdığı bir deplasmanda görevlerini fazlasıyla yaptılar.
  • Kerem bugün savunmaya yardım konusunda verimli ve istekliydi. Hücumda bir düşüş yaşıyor. Sanırım fiziksel değil, psikolojik bir düşüş yaşadığı için Fatih Hoca ona verdiği dakikaları uzun tutuyor. Bir gol ya da asist Kerem’i toparlayabilir.
  • Bugün savunmadan top çıkaran, orta üçlüye müthiş savunma desteği veren Morutan en çok Fatih Hoca’yı sevindirmiştir. Demek ki öğrenmeye açık ve sorumluluk duygusu yüksek bir gence sahibiz. Morutan bu takımın en önemli isimlerinden birisi olacak, bunu görebiliyoruz. Keşke uzun pas tercihlerini bir minik es vererek yapsa. Görüş ve zaman tercihleri çok doğru. Sadece isabet konusu bu es sayesinde değişebilir.
  • Halil Trabzonspor maçında ağzımıza bir kaşık bal çaldı ama sanırım Trabzonspor’un stoperlerinin de bunda katkısı vardı. Bir puan için çıktığımızda çok hissetmeyeceğiz belki ama kazanmak zorunda olduğumuzda Halil zayıf kalıyor maalesef. Diagne ya da Mohammed acilen havaya sokulmalı. Halil, Kerem ve Barış’la kanat rotasyonuna girmeli ya da ikinci santrfor olarak tercih edilmeli.

Lige ve Avrupa’ya ayrı konsantre olduğumuz bir gerçek. Avrupa’da önümüzde iki tane Lokomotif maçı var. İlk maçı deplasmanda kazanırsak iki maçta 6 puan alma şansımız ve grubu lider olarak bitirme şansımız çok yükselir. Avrupa’da en önemli dönemeç her zaman bu fikstürün ortasıdır. Bir rakibi saf dışı bırakıp ondan maksimum puan almak grup sürecinin en önemli dönemecidir. Yaparsın Galatasaray!

Sonsöz

Bugün kazanabilirdik, 1 gol yiyip maçı kaybedebilirdik de. Ama Avrupa’da teslim olmayan, psikolojik çıtalara takılmayan bir evreye tekrar yükseldiğimizi görmek beni açıkçası gururlandırdı. Bugünkü bir puan Rangers maçında Hoca’nın bahsettiği çıtayı haklı bulan yeni nesil taraftarlarımıza gelsin. Kupaya uzanırken çıta yüksek olabilir ama Galatasaray her kadro düzeyinde her maça iddialı çıkar, çıkmalıdır. Bu bir Galatasaray gerçeğidir. Gerçeğimize tekrar kavuşuyoruz, ne mutlu bize…

Hafta sonu Galatasaray’ımıza karşı kiralık katil rolüyle “yardımcı” roller almaya çalışan bir takımla maçımız var. Başkanımsıları bizim maçımıza dair bazı açıklamalarda bulunmuştu. Ali Palabıyık soslu o takıma karşı sahayı dar edip, ebedi düşüşlerine doğru yolcu etmeliyiz. Ancak Ali Palabıyık faktörüne karşı çok uyanık olup gelecek haftaların etkilenmeyeceği şekilde az hasarla çıkmak da şampiyonluk yolu açısından çok önemli. Sen gerekeni yaparsın aslanım!

Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/ yazısını mutlaka okuyun!

Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye

Facebook: https://www.facebook.com/3numaraliuye/

İnstagram: https://www.instagram.com/3numaraliuye/

Yorum bırak

Lütfen yorumunuzu yazınız
Lütfen buraya adınızı yazınız