Maçtan önce Fatih Hoca’yı dinledim. Hoca kaybettiğimiz puan kayıplarına değiniyor, takıma ve takımın gençlerine destek ve sabır istiyordu. Puan kaybettiğimiz tüm maçlarda aslında iyi taraf olduğumuzu ama kaybettiğimizi söylüyordu. Konuşmayı dinleyince açıkçası hayal kırıklığına uğradım. Öne geçip puan kaybettiğimiz maçlarda yanlış değişiklik ve yanlış müdahaleler yüzünden kaybettiğimizi görmemiş. Kayserispor maçında da tamamen kötü zamanlı ve yanlış kurgulu bir rotasyonu tercih ettiğimiz için çok kötü oynadığımız gerçeğini görmek istemiyordu. Teşhisi yanlış koyarsanız tedaviyi de yanlış yaparsınız. Oyuncularınız da bunu fark eder ve işlerin iyi gideceği varsa da gitmez.
Israrlı Yanlışlar, Tehlike Çemberi Yaratıyor
Bazen rakiplerinizin durumu sizi yanıltabilir tıpkı Trabzonspor maçında olduğu gibi… Her ne kadar Trabzonspor stoperlerinin çok kötü olduğu bir günde olduğunu Trabzonspor maç yazımda vurgulasam da Halil’in performansı beni mest etmiş ve yeni santrfor anlayışımızın Halil üzerinden kurgulanması gerektiğine ikna olmuştum. Ancak o maçtan sonraki maçlar bize gösterdi ki Galatasaray gibi büyük bir takımın kurgusu bu tarz üzerinden sadece Avrupa maçlarında yürüyebilir. O da beraberliğin kayıp sayılmadığı, mağlubiyetin de daha anlayışla karşılanabileceği bir platform olduğu için. Üç galibiyet, iki beraberlik gruptan çıkmaya belki yeter ama iki beraberlik, bir mağlubiyet ligi ve dengeleri yerle bir edebilir. Hoca’nın bu iki platformu ayrı ayrı düşünmesi ve rotasyonu da buna göre kurgulaması gerekir. Hoca ligde Halil ile oynamak istiyorsa 4-4-2’nin bir formatını takıma uydurmalı. Aslında bu formül kafa karışıklığını da götürür. Net santrfor Diagne ya da Mohammed olur, ikinci santrfor da Halil olur, Oğulcan da onu yedekler. Bu düzende Morutan’a da daha serbest roller bulabilirsiniz.
Oyuncu Profili ve Takım Kurgusu
Fatih Hoca yıllar önce UEFA alan ve Süper Kupayı alacak takımımızı bıraktığında yerine gelen Lucescu kadronun oyun anlayışını değiştirmedi. Sonrasında o takım dağıldığında gördüğüm en defansif takımla bizi şampiyon yaptı. Ve o takımla Şampiyonlar Ligi’nde iki kere üst üste gruptan çıkmayı son maça kadar zorladı. Oysa o takımdaki bazı oyuncuların seviyesi o kadar düşüktü ki değil Galatasaray, ikinci lig takımlarında bile oynamaları mucize olurdu. Nitekim pek kimse de başka bir yerde tutunamadı. İşte Fatih Hoca’nın da yapması gereken bu… Takım belki Marcao ve Nelsson ile paslı çıkmayı başarabilir ama diğer stoperlerin varken, üstüne bir de Taylan yokken, beklerinin performansı ve stilleri sıkıntılıyken bu kurgu yürümüyor. Alparslan, Luyindama, Yedlin, Van Anhoolt gibi oyuncuların kendilerine göre iyi özellikleri var. Ancak bu kurgudan baktığımızda bu oyuncular değil Galatasaray’da sanki başka takımda bile oynayamazlarmış gibi gözüküyor.
İşin kötü yanı Hoca aksaklıkları görmek istemiyor ve bu konuda çözüm üretmiyor. Bu maçtan sonra da iyi oynadığımızı söyledi. Belki Halil ve Van Anhoolt doğru pas tercihleri kullansa, oyuncular rahatlar iyi bizlere iyi bir oyun izletebilirlerdi. Ancak golü rakip attığında bizi kurtaran ne yazık ki iyi oyunumuz değil bu sene pek yanımızda olmayan şey olan şansın yanımızda olmasıydı. İlk yarıda bulduğumuz en net pozisyonun da rakip oyuncu hatasından geldiğini düşünürsek, Morutan’ın attığı golde bireysel çabanın öne çıktığını görüyorsak, öne geçtikten sonra bile organize pozisyonlara yeterince girememişsek iyi oyundan bahsetmek yersiz olur.
Hoca Taraftardan Sabır İstiyor
Hoca şunu bilmeli taraftar özellikle gençler konusunda yeterince sabırlı ve duyarlı. Ancak bizleri korkutan O’nun yaptığı hamleler. Mesela bugün ben Hoca’nın ilk yarıdaki etkisiz oyunun sebeplerinden birisi görüp Morutan’ı çıkarmasından korktum. Oyuncu çıksaydı belki de onu tamamen kaybedebilirdik. Ama genelde oyundan çıkartmayı tercih ettiği Morutan’ı ilk kez işler kötüyken sahada tuttu. Hoca ilk kez sabretti ve o Morutan bize 3 puanı getirdi. Morutan çok mu iyiydi? Belki değildi ama genç oyuncular oynaya oynaya kendini bulacak. Belki Morutan Trabzonspor maçında çıkmasaydı ya da Hoca maç sonu açıklamalarında daha dikkatli olsaydı şu an kendi seviyesini yakalamıştı. Geçen hafta yaşanan hezimetten sonra bugün özellikle ilk yarıda çok güvensiz gözükmedi mi sizlere de?
Taraftar Hoca’dan Gerçekçi Olmasını İstiyor!
Bu takımın bazı sorunları var. Bu sorunları görmezden geldikçe kaybeden ne yazık ki Galatasaray olur.
- Bu sene Muslera’nın formsuz olduğu bir gerçek. Elinde özellikle Avrupa listesinde alternatifin de yok. Muslera form tutana kadar takımı Muslera’ya mecbur etmeyecek yollar bulunması gerekiyor.
- Emre Kılınç’ın Trabzon maçındaki ilk golü, Lazio maçındaki gol, bgün İrfan’ın yediği gol. Attığımız gollere bakarsak Kasımpaşa maçından beri bizim ofansif gücümüzden attığımız gol yok neredeyse?
- Bu takım bazı sakatlık risklerini göze de alarak bir iskelete sahip olmalı. Sakatlıktan kaçınmak adına sürekli değişen kadrodan iyi oyun ve sonuçlar beklemek çok anlamsız. Sakatlıklardan kaçınmak istiyorsanız skoru erken ele alıp oyuncuları koruyabilirsiniz.
- Bu takım hâlâ duran top konusunda bir fark yaratamıyor. Futbolcular bunu kendisi çözemez. Eğer Hoca ya da yardımcıları çözemiyorsa bu konuda dışarıdan destek alınmalı.
- Takımın defansif ve ofansif olarak en iyi olduğu zamanlara baktığımızda Taylan ve Berkan’ın beraber sahada olduğunu görürüz. Fatih Hoca bu ikiliyi özellikle kırılma maçlarında ayırmamalı.
- Takım yeterince gol atamadığı için oyuncularda bir gol baskısı var. Geçen hafta Mohammed, bu hafta Halil ve Van Anhoolt’un tercihlerini görünce bu gol baskısından kaynaklı pas yerine vuruş tercihi yaptıklarını görüyoruz. Teknik ekip buna artık müdahale etmeli. Bakın bugün Halil’in vermediği pas belki mağlubiyete, o mağlubiyet de çok büyük zincirleme sorunlara sebep olabilirdi. Bugün şans yanımızdaydı… Ya olmasaydı!
- Kerem de bu sene forma alan oyuncularımızdan. Geçen sene forma giymesi için de dört gözle bekledik. Bu sene bizi UEFA Avrupa Ligi’ne taşıyan en önemli oyunculardan birisi. Ancak bir düşüş yaşıyor ve bu düşüşe müdahale gelmiyor. Parlamış gençleri kaybetmemek de teknik ekibin görevi. Eksiklerini giderken, yeni özellikler eklemek, taktiksel açıdan geliştirmek sadece sevmekle olmuyor. Evet Kerem seviliyor bizler görüyoruz ama Kerem’in gelişimi de desteklenmeli.
- Hoca ne disiplinsiz oyunculara sabretti, ısrarla kazanmaya çalıştı. Bu ısrar bazen limitleri aştı. Babel, Belhanda aklıma ilk gelenlerden. Peki “sorunlu” Diagne ile ilgili çözemediği sorun nedir? Ortada bir gerçek var. İngiltere dönüşü takımın en iyi santrforu Diagne. Hem de mülkü tamamen bize ait olan tek santrforumuz. Twitter’da taraftarla alay eden, Bitcoin kovalayan, takımın en kötü zamanında rap albümü çıkaran Babel’den daha mı fazla sorunlu Diagne?
Futbolumuzun Baş Aktörleri Hakemler!
Bir hakemin görevi doğru ve adaletli kararlarla futbolun iyi oynanmasına yardımcı olmak değil midir? Eğer hakemler kendilerini öne çıkarmaya çalışır, kafalarına göre kurallar işletirse orada futbol olmaz kaos olur. Bugünkü hakem Ali Şansalan bugün saçma sapan güreşçi hamlelerini devam ettirerek futbol oynamaya niyeti olmayan oyuncuları cesaretlendirdi. Göztepe stoperleri hiç bu kadar rahat faul yapmamışlardır. Diğer yandan Alparslan’a yapılan hareketi VAR ile birlikte görmezden gelmek bence büyük başarıydı. Bu hakemleri varsa vicdanları ile baş başa bırakıyorum…
Sonsöz
Galip geldik ama karamsar bir yazı oldu farkındayım. Benim taraftarlık anlayışım Galatasaray’ı daha iyi yerlerde görmek üzerine kurulu. Skora göre değil oyuna ve umuda göre yazmaya çalışıyorum. Mağlup olabilir ama umut içeren bir maç çıkarabilirdik örneğin ve ben de bunu öne çıkarırdım. Maalesef bugün bu yoktu. Hoca görmezden geldikçe de olması kolay gözükmüyor.
Hoca bir uyanış gerçekleştirirse ben her şeye rağmen genç kadromuza güveniyorum. Özellikle Avrupa maçlarında sürpriz sonuçlar alabiliriz. Marsilya Marcao’nun varlığı, belki Boey’in dönüşü, Taylan’a dönüş, Diagne’ye itibar verilmesi belki de bizi keyifli günlere götürür. Taraftar hazır, Hoca’yı bekliyoruz… Umut dolu bir Avrupa galibiyetinde buluşmak üzere, Galatasaray’la kalın…
Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/ yazısını mutlaka okuyun!
Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye
Facebook: https://www.facebook.com/3numaraliuye/
İnstagram: https://www.instagram.com/3numaraliuye/