Nerede Kalmıştık?

24 Aralık 2017 Pazar

343

Nerede Kalmıştık?

Geçen hafta yaşanan mağlubiyetten sonra herkes bu maça Emrah Bayraktar’la çıkılacak derken, birden bir tweet tüm Galatasaraylıların hayatını değiştirdi: “Nerede kalmıştık?” Biz hep buralardaydık hocam; ama Aysal’la birlikte düştüğünüz tuzaktan beri bıraktığınız yerlerden çok uzaklaştık. Bu konuda ezeli rakiplerimiz ve ezeli rakiplerimize son yıllarda eklenen TFF’nin başarısını tebrik etmek gerek. Aslında Fatih Terim’in de Galatasaray’a getirilmesi çok zordu; ama taraftar baskısı herkesi yendi. Galatasaray yeni bir sinerjiyle yeni bir maceraya başladı.

Fatih Terim’in Dördüncü İlk Maçı

Maçtan önce kadroyu merakla bekliyordum. Hele hocanın “Hakan Balta’nın lisansı olsa, solda Hakan’ı oynatırdım” açıklamasını duyunca açıkçası biraz korktum. Bir de klasikleşen bir gelenek “bir önceki hocaya nazire, futbolculara gözdağı” olayına girerse diye düşündüm. Ama Fatih Terim bu arada boş durmamış, yedeklerin seviyesini iyi süzmüş. Eldeki çıkılabilecek en iyi kadroyla maça çıktı. Bu kadro seçimine bir de iç saha avantajı eklenince benim beklentim galibiyet lehine oldu. Garip penaltı kararından sonra gol olunca eşim “hayırdır, yine mi yenileceksiniz?” deyince O’na Göztepe’nin golü çok erken attığını, sonrasında gelecek baskıyı kaldıramayacağını düşündüğümü söyledim. Nitekim maç dediğim şekilde bitti. Ancak burada hakem Yaşar Kemal Uğurlu’ya değinmeden geçemeyeceğim: Sayın Uğurlu Galatasaray’a adeta bir deplasman takımı muamelesi yaptı. Verdiği-vermediği fauller, kartların kullanımı, iki tane tartışmalı penaltı pozisyonundan Göztepe lehine kararı rahat seçmesi bana hakemin niyetinden şüphe ettirdi.

Kısa Kısa

Tudor: Öyle ya da böyle taraftar ona uzun süre sabretti. Eğer inadından vazgeçseydi şu an takımın başında O olur ve ligin ilk devresini sağlam bir puan farkıyla bitirirdi. Şimdi gidip maçları tekrar izlese, kaybedilen tüm maçlarda aynı hataları yaptığını görür diye düşünüyorum.
Feghouli: İlk yarıda Feghouli çok iyi bir futbolcu ama “Galatasaray’ın sinerjisine uymayacak” diye düşündüm. İkinci yarı Fatih Hoca ilk önce onu oyundan alır derken, Feghouli ikinci yarıya en çok katkı veren oyunculardan biri oldu. Feghouli devre arasını çok iyi geçirmeli. Takıma geç ve sakat katılması, tam ritim bulmuşken Trabzonspor maçında kırmızı kart görmesi ve 3 hafta oynayamamasının onun oyununu etkilediğini düşünüyorum.
Maicon: Sezonu Brezilya’da açıp gelmiş olması onda bazı yorgunluk belirtilerini ortaya çıkardı. Tartışmalı bir karar da olsa penaltı pozisyonunda hakeme şans veren nedenin bu olduğunu düşünüyorum. Sonrasında harika bir frikik golü attı. Bunun O’nu ikinci yarıya daha iyi taşıyacağına eminim. Daha önce de yazmıştım, Maicon’un daha önce gol attığı yerlerden Maicon vurmalı diye. Özellikle mağlup olunan maçlarda kullanılan etkisiz frikikleri ve bu golü görünce insan hayıflanmıyor değil. İyi bir dinlenmenin Maicon’ a iyi geleceğini düşünüyorum.
Ndiaye: Fatih Hoca O’nu son iki haftada Tudor’un da denemeye başladığı daha ofansif bir pozisyonda kullandı. Bu şekilde daha ofansif pozisyon alması Ndiaye’yi daha gözle görülür kılmış. İkinci yarı nihayet buluştuğu cesur bir hocanın elinde bana fazla gelen bonservisin hakkını vereceğine inanıyorum.
Yasin ve Rodrigues: İkisi de yedek kalmayı kabullenmediği gibi küsmeden hazır bir biçimde bekliyorlar. Maçın beraberlik golünün Rodrigues’ten, galip duruma getiren golününün Yasin’den gelmesi yedek kulübesindeki diğer oyunculara mesaj olmalı diye düşünüyorum.
Devre bitti: Nihayet devre bitti artı bir an önce takviye işleri hallolsun da ikinci yarıya bariz zaaflarla çıkmayalım. Galatasaray “sol bek transferini gerçekleştirdi.” haberini merakla bekliyorum.
Taraftara: Tamam Tudor’un kalibre problemi vardı, bazı oyuncular formsuz ya da bu kadro için yetersiz, kabul ediyorum. Ama Fatih Terim şu maça Latovlevici ile çıksa taraftar oyuncuyu yuhalamazdı. Ne olursa olsun, işler kritik evrelere geldiğinde bu tarz kırılmalar takımları etkiler. Gelecekte lütfen bunu göz önünde bulundurun.

Fatih Terim

Bir hoca problemi varsa ve kenarda Fatih Hoca bekliyorsa tabi ki ilk akla gelecek isim O olacaktır; ama Fatih Hoca daha önce gündeme geldiğinde bugünkü konjonktürde Galatasaray için riskler barındırdığını söylemiştim. Bugünkü hakem yönetimini görünce içime bir kez daha kurt düştü. Bu konuda hem takımın hem hocanın daha uyanık olması lazım. Böyle bir yönetimi deplasmanda karşılamak çok zor olur. Hoca bir an önce sahada durdurulamaz bir oyun ve psikoloji yaratmalı. Yoksa hem O’nu hem Galatasaray’ı rahat bırakmazlar.

Hoca arka planda takımı etkilemiş, oynadığında kart görecek kadar buradayım demeyen Koray bile penaltı pozisyonuna tepkiden sarı kart gördü. Eğer bu hırsı kontrollü şekilde aşılarsa takıma çok pozitif yansır.

Sonsöz

Geçen hafta şöyle yazmıştım: “Benim futbol anlayışımda sürekli hoca değiştirmek yok. Sürekli hoca değiştiriyorsanız, hoca seçiciler de bir sorun vardır. Evet bu maçın son fikri “Tudor İstifa” ama asıl olması gereken yönetimin istifa etmesi.” Evet Tudor gönderildi, yönetim de seçim kararı aldı. Eğer bu karar istifa kararı değilse -ki değil, iyi niyetli bir karar olmadığı açık, bu şekilde baskın bir seçim kulüp geleneklerine uymaz. Futbol takımının birincil sorunu hoca sorunuydu o çözüldü, o zaman artık bu seçim kararından vazgeçmeli, kendilerine çok güveniyorlarsa Mayıs ayında seçime katılmalılar. Kim bilir, belki de şampiyon şekilde teslim aldıkları takımı, şampiyon olarak teslim ederler.

Not: Sizlere güzel bir haberim var. Artık sitenin tek yazarı ben değilim bu hafta siteye üç yazar arkadaşımız katıldı. Sitenin “3 Numaralı Misafirler” köşesinde içleri Galatasaray sevdası dolu bu arkadaşlarımızın yazılarını okuyabilirsiniz. Onları okuyarak, yorum yaparak desteklemenizi öneririm…

Not 2: Fatih Terim konusu maç içinde kısaca değinilebilecek bir konu değil. Eğer fırsatım olursa önümüzdeki günlerde Fatih Terim konusunu ayrıca ele alacağım. Gözünüz buralarda olsun 🙂