Kadro Tercihi
Millî aranın ardından ligin dişli ekiplerinden Hatay’a konuk olduk. Yedlin, Luyindama, Marcao Taylan ve Emre Kılınç sahadaki yerini alamadı. Fatih Terim ile Ümit Davala anlamsız ve hukuksuz cezalar neticesinde saha kenarında olmayan isimlerdi. Fatih Hoca ilk on biri açıkladığında bazı sürprizlerle karşılaştık.
İlk Yarı
Her iki takım da maça tutuk ve kontrollü başladı. Gedson’un stoperde oynadığını görünce hakikaten anlam veremedim. Ozornwafor yeterli görülmeyebilir ama stoperde oynaması gereken isim hele ki böylesi bir maçta Gedson olmaz. Çünkü orta sahada zaten eksiğiz. Etebo ve Ömer orta sahasının top tutamayacağını ve hücum geçişlerinde hayli zorlanacağımızı öngörmeliydik. Nitekim tam da böyle oldu.
Dakikalar ilerledikçe takımın etkisizliği, pısırıklığı, yavaşlığı ve hareketsizliği alenen görüldü. Topa sahip olamadık, organize atak geliştiremedik. 18’inci dakikada ilk kez etkili pas oyunuyla pozisyona girer gibi olduk. Üç dakika sonra Hatay’ın golü geldi. Hatayspor gole kadar pozisyon bulamadı ama Galatasaray’ın oyununu kilitlemekte de zorlanmadı. Doğru alan savunması ve ikili mücadelelerdeki güçleriyle ayakta kaldılar. Topu kazanıp hızlı hücum varyasyonlarıyla ve doğru pas tercihleriyle bizi epey zorladılar. Yediğimiz ikinci golün izah edilebilecek bir tarafı kesinlikle yok.
Ben en çok gol yedikten sonra az da olsa tepki veremememize üzüldüm. Galatasaray’da ter döken bir futbolcu her ne olursa olsun mücadeleden kaçınmayacak. Gol yemek oyunun içinde elbette var ancak devamında ortaya herhangi bir reaksiyon konmayınca taraftar olarak içimiz kan ağlıyor.
İkinci Yarı
İkinci yarı dört oyuncu değişikliği birden yaptık. Halil, Babel, Falcao ve Linnes oyuna girdi. Yapılan değişiklikler ilk on beş dakika itibarıyla etkisini gösterse de yeterli olmadı. Topu kontrol etmeye başladık, kanatları kullandık ve 59’da maçtaki en önemli pozisyonumuzu yakaladık. Falcao çok iyi yükseldi ama top direkten dışarı gitti.
İkinci yarının ilk on beş dakikalık bölümündeki futbol, maçın başlangıç on birinin ne denli hatalı olduğunu ortaya koydu. Bu noktada İmparator Fatih Terim’i elbette eleştireceğim. Evet, futbolcu grubuyla en çok ilgilenen idmanları takip eden her birinin gelişimini yakından izleyen ve onların durumlarını hepimizden iyi bilen kişi Fatih Hoca’dır. Biz oyuncuları sadece haftada bir gün 90 dakikalık performanslar üzerinden değerlendirme imkânına sahibiz. Ankaragücü maçıyla başlayan düşüşümüz devam ediyor. Kaybedilen puanlarda Fatih Hoca’nın birtakım hataları ve oyuna müdahale noktasında yanlış tercihleri oldu. Oyun kurgusunda yaşanan sık değişimler iyi kötü işleyen çarkın savsaklamasına yol açtı. Eleştirilere ve tespitlere devam edeceğim. Maçın 72’inci dakikasında üçüncü golü yedik ve olmayan gardımız tamamen düştü. Kalan dakikalarda herhangi bir varlık gösterip golü bulamadık ve mağlup olduk.
İstikrarsızlık Sorunu
Galatasaray takımı bu sezon sekiz kez geriye düştü ve bu maçların hiçbirini kazanamadı. Böyle bir istatistiğe sahipseniz zaten şampiyon olamazsınız. Kenar yönetiminin maçı okuyamamasının en bariz göstergesi esasen budur. Fatih Hoca’yı hepimiz seviyoruz. O, hâlihazırda Galatasaray’ın yaşayan en büyük efsanesidir. Onu eleştireceğiz, tercih hatalarını elbette söyleyeceğiz.
İlk on birdeki değişimler silsilesi ve kadrodaki istikrarsızlık bizim en önemli barikatımız oldu. Fatih Hoca oyuncuların performanslarına bakarak fazlasıyla değişim yaptı. Art arda aynı on birle neredeyse hiç oynayamadık. Dolayısıyla Galatasaray takımının içinde bulunduğu durumda en önemli faktör Fatih Hoca’dır. Bunu kendisi de biliyor. Ancak Fatih Terim’i sistemin tamamen dışına itip etkisini kırmak isteyen organize kötülüğü de dikkat çekmek gerekiyor. Haksız yere verilen cezalar ve hakemlerin takım üzerindeki kasıtlı hataları hocayı olumsuz etkilemiştir. Elbette bunlar geçerli gerekçeler olamaz. Fatih Hoca bundan sonraki süreçte sağlam bir öz eleştiri yaparak takımdaki olumlu havayı tekrar kazandırmalıdır.
Burhan ALSAN
Twitter: https://twitter.com/BurhanAlsan
Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/ yazısını mutlaka okuyun!
