Seçim ve Gelecek adlı yazımın ikinci bölümüne hoş geldiniz ⇒https://www.3numaraliuye.com/2018/06/07/secim-ve-gelecek-bolum-1/ İlk kısımda daha çok seçimleri değerlendirmişken, ikinci bölümde geleceğe dönük bazı tartışmalar açıyorum. Bu ikinci bölüm henüz yayınlanmayı beklerken birçok çevrenin bu yazıdaki bazı konulara değinmesi aslında çok fazla ortak akıl ve düşünce olduğunu gösteriyor. Yine de bu fikirleri bir yazıda derlemenin önemli olduğunu düşünüyorum.
Seçim ve Gelecek-Bölüm 2
3 Aylık Olağanüstü Yönetim Döneminden Sonra Mustafa Cengiz ve Galatasaray
Başkan ve ekibi kısa sürede çok büyük bir sinerji oluşturdular. Özellikle #yellowfriday kampanyasını ve sosyal medya diyaloglarını yönetiş biçimleri taraftara samimi bir şekilde yakın olmak istediklerini ortaya koydu. Taraftar Galatasaray’ın başarısı için zaten çıldırıyor ama şu ana kadar hiçbir ekibe bu kadar destek vermemişlerdi. Ve bu desteğin boşa çıkmaması için tekrara da düşmek sayılabilecek #greyweekend kampanyasına da ellerinden geldiğince destek oldular.
Önümüzdeki 3 yıl neler yapılmalı, neler yapılabilir?
- Öncelikle UEFA’dan gelen yaptırımla birlikte takım bütçesinin yeniden yapılanması gerekir. Bazı oyuncular satılırken bazı sözleşmeler revize edilmeli, gelecek zamanda Galatasaray’a gelmek için parasından fedakârlık yapabilecek kadar Galatasaray’ı bilen oyunculara öncelik verilmeli, menajer transferlerine değil de scout transferlerine öncelik verilmeli. Yerli oyuncularla Türk Lirası ya da sabit kurdan anlaşma yapılmalı.
- Altyapıdan çıkan oyunculara için de bir maaş şablonu ortaya konmalı ki anlamsız zenginleşme ile neye uğradıklarını şaşırıp futboldan kopmasınlar. Örneğin A Takıma alınan oyuncular X bedelinde maaş alırken, 10 kez 21 kişilik takıma giren Y maaşına terfi etmeli. 5 kez ilk 11, 5 kez de sonradan oyuna girme gibi bir sıçrama varsa maaş otomatik olarak Z düzeyine çekilmeli gibi… Bu sistem için ayrıntılı bir çalışma yapılır mutlaka, bu kaba hatlı bir fikir. Bu sistem hem oyuncuyu ekstra motive eder hem de “asgari ücret alıyor ama Real Madrid maçına çıkıyor” gibi haberlerin önüne geçerek anlamsız sözleşmeler imzalanmaz, hatır gönül işi kontratlar da engellenmiş olur. Devlet memurluğundan gelme ve özel sektörde de başarılı olmuş bir başkan burada neler demek istediğimi eminim anlayacaktır.
- Sponsorluklar mevzusu: Birinci bölümde bahsettiğim başkanın kendi vaatleri benim en önemsediğim konu. Başkandan bu konuda sağlam bir atılım bekliyorum. Bu yazıyı yazarken başkanın eski başkanlara sponsorluk vaatlerini hatırlatacağını ve bu konunun üzerine gideceğini okudum. Bu şekilde çıkacak yüksek katkılı bir sponsora kimse hayır diyemez ama uygun pazarlamayla Galatasaray markası mutlaka iyi sponsorlar bulacaktır. Yeter ki bu konu üzerine çalışılsın. Ayrıca yurt içinde Aziz Yıldırım’ın engellemelerinin ortadan kalktığını düşünürsek -pek beklemesem de- sürpriz sponsorlar çıkabilir.
Yine Galatasaraylı olduğunu bildiğimiz iş adamlarını Galatasaray’a sponsor olmak konusunda teşvik etmek gerekli. Bu konudan neden geri duruluyor bilmiyorum ama Galatasaray gerçekten çok kârlı bir tanıtım markası. Özellikle yeni çıkarılan markaların tanımında çok akılda kalıcı etkileri var. Kendi adıma Huwaei markasını Galatasaray’la birlikte tanıdım. Yakın zamanda Nef geçmişte Vakıfbank, Marshall, Telsim bunlar bu markadan çok ciddi bir şekilde faydalandılar. Yani yapılan sponsorluklar bir iyilik değil sponsorluğun doğasında olduğu üzere sponsor olan kuruma da fazlasıyla fayda getirir.
- Eldeki kaynakların etkili kullanımı: Galatasaray ilk kez bu sene şampiyonluk kutlamalarından zarar değil, gelir elde etti. Bu bilgi ışığında ani durumlara yönelik bir pazarlama stratejisi yapılmalı. Bu konulara vâkıf bir acil pazarlama ve planlama ekibi oluşturulmalı. Mesela #neredekalmıştık gibi ani gündem olmuş çıkışları çok hızlı bir şekilde gelire döndürecek refleksler gösterilebilmeli. Yine Galatasaray Divan Kurulu ve seçimlerin ne kadar fazla ilgi çektiğini gördük. Hem GS TV hem de internet yayın verileri kulübün elindedir ve çok izlendiği biliniyordur. Yine şampiyonluk kutlaması yayını da bence çok fazla izlenmiştir. Bu tarz yayınlara sponsor, çerçeve reklam gibi o güne özel çalışmalar yapılmalı. Sonuçta yellowfriday kampanyalarını düşününce vergiler gidince elde kalan rakamlar çok komik. Herkesin bildiği gibi bir hatalı transferi bile karşılamıyor ama camia içinde birlik bütünlük ve marka değerinin artımına yönelik bir sinerji doğuruyor. Fakat camia olarak özellikle kısa vadede sineğin yağını çıkarmaya çalışıyoruz. Ben kendi adıma #greyweekend kampanyasında güncelliğini yitirmiş ürünleri almayı başkasının alacağı bir ürünü almaya tercih etmeye çalıştım mesela. Bir taraftar bu kadar ayrıntıya giriyorsa kulüp her şeyi ince eleyip sık dokumalıdır. O yüzden marka değerine uygun reklam gelirleri elde edilmesi mevzusu da bence çok önemli.
Yine eldeki kaynaklardan Youtube kanalı ve sosyal medya hesaplarının gelir getirici şekilde kullanımı konusu var. Malum herkesin bildiği gibi bu dönemde Youtube gelirlerinden milyon dolar elde eden şahıslar var. Galatasaray’ın sosyal medya takımı harika videolar paylaşıyorlar. Bu videolardan bazıları mesela twitterda her seferinde ciddi paylaşım rekorları kırıyorlar ama 312 bin takipçisi olan Youtube kanalına eklenmiyor. Ki Galatasaray için bu takipçi sayısı bile çok az, ancak istenirse uygun bir çalışma ile bu sayı mutlaka artacaktır.
- GS Store Mağazaları: Defalarca birçoğumuz tarafından yazıldı, yine yazalım. GS Store yeni bir çehreye bürünmeli. Öncelikle ürün çeşitliliği arttırılmalı. Formanın yanı sıra iç çamaşırından, pijamaya her ürün sürekli ama uygun stoklarda üretilmeli. Bunun yanı sırada ev hali, maç günü, sokak hali, iş hali gibi temalarla store ürünlerini günlük hayata adapte edip tüketim şansı arttırılmalı. Eğer koleksiyon yapmıyorsa her sene forma alan insan sayısı ve bıraktığı kâr marjı bellidir, bir insan bir yılda kaç forma alabilir… Forma kalitelerinin bir standardı var, forma dışında kalan tüm ürünlerde ortalama bir kalite tutturulmalı, fiyatlar sırf Galatasaray amblemi var diye şişirilmemeli. Online alışverişlerde belli bir miktar üzerinde indirim, kargo bedava türü kampanyalar yapılmalı. Eğer bu şartlar sağlanırsa alışveriş tercihini önce GS Store’a bakıp yapacak bir sürü insan tanıyorum.
Her şehre mağaza açmaya çalışmak yerine online ve çok hızlı mağazacılığa geçilmeli. Ayrıca dönemsel ürünlere bakınca elde çok fazla ürün kalıyor ardından bunları çok düşük fiyatlara başka online mağazalarda görüyoruz. GS Store’un online mağaza açılımı bu konulardaki sorunların önüne de geçebilir.
Ön talep satışları yapılabilir mesela. Daha önce yapıldı sanırım ama bu bir strateji olarak kullanılabilir. Dönemsel bir ürün bu ön sipariş oranının belli bir oranının üstünde hazırlanır ve satışa sunulabilir.
Yine twitterda çokça arkadaşın belirttiği gibi futbolcu figürleri yapılabilir. Bunlar da belirli rakamlarda çıkarılır ve koleksiyon vurgusu ile bir satış stratejisi geliştirilebilir. Yalnız fiyatı maliyet ve imaj hakkı maliyetlerinin çok fazla üzerine çıkmamalı yoksa satış belli oranları geçmez, geçemez.
İşte bu çeşit müdahalelerle #yellowfriday veya #greyweekend gibi kampanyalara gerek kalmadan dahi satışlarda ciddi artış yakalanabilir.
- Galatasaray piyangosu: Sevgili Alpaslan Aktuğ’un koleksiyonunda görmüştüm, geçmişte yapılmış bir uygulama. Şimdi Misli.com gibi bir sponsor varken piyango satmak çok daha kolay olur. Bu her sene gelenek haline getirilebilir stratejik olarak şampiyon olunan senenin hemen sonuna olası başarısız bir sezonda da uygun enerji sağlandıktan sonra sezon başında yapılabilir. Araba, bilgisayar, telefon, tatil gibi ödüllerin yanı sıra; futbolcularla antremana katılma, yemeğe çıkma, özel maç konuğu olma, imzalı forma, imzalı top gibi daha da eklemeler yapabileceğimiz türlü manevi hediyelerle kâr marjı yüksek olacak bir gelir kapısı aralanabilir.
Galatasaray taraftarı görevini yaptı, sıra iş adamlarında, ünlülerde ve futbolcularda
Galatasaray taraftarı bu sene gerek stadyumda gerekte store kampanyalarında sınırlarını fazlasıyla zorladı. Geçtiğimiz yıl bedelleri oldukça düşmüş kombine fiyatlarının zamlanmasına tepki koymak yerine “takımın ihtiyacı var, zamlar makul” diyeni bile gördüm. Tabi burada geçmişte çok fazla yaşadığımız başarılı bir sezonun arkasında pahalanan biletlerle birlikte “taraftar” katkısı verenlerle “seyirci” katkısı verenlere geçiş olmaması da önemli. Maçı yaşayan taraftarın sonuçlara ne kadar etki ettiğini de gördük. Asıl gelmek istediğim yere çok uzatmadan geleyim: Daha uygun bir isim düşünülebilir ama aklıma ilk gelenleri yazayım #elimsende, #5yıldızyolunda, #ünlülermeşaleleriyakıyor gibi bir bağış kampanyası ile Galatasaray’a kesintisiz bir takviye kampanyası yapılmalı. Store kampanyalarının maliyet ve kar oranını gördükçe bu tarz bir katkının her kuruşunun önemli olduğuna inanıyorum. Peki bu kampanya nasıl işleyecek bağış için bir başlangıç noktası oluşturacak bir isimle yola çıkılacak. Örnek canlı olsun diye buraya yazıyorum yoksa kimsenin özgürlüğünü kısıtlamak değil amacım şöyle ki mesela Ali Sabancı bu kampanyanın başlangıç noktası olsun desin ki “ben 100 bin TL. bağışta bulunuyorum elim sende Ünal Aysal sen de Galatasaray için bir bağışta bulunmak ister misin?” gibi bir yerden başlayan sonrasında kısa vadede storelardan elde edilenden çok daha fazla gelir elde edilebilir. Tabi böyle bir kampanya da tıpkı #yellowfriday gibi bir nefeslik kampanya olur. Galatasaray yeni kalkınma planını yaparken hem moral hem de bir soluk olur. Yoksa bu yöntem çok da sürdürülebilir değil.
Sonsöz
Galatasaray bu sene o kadar çok badireler atlattı ki tarihin dönüm noktalarından olabilir. Belki de bu tarihin en önemli seçimi, en önemli şampiyonluğuydu. Dursun Özbek hala kalsaydı geleceğe yönelik çok karamsar olurduk, şampiyonluk olmasaydı yine daha fazla sorunla uğraşmak zorunda kalırdık. Bu tehlikeleri atlattık ama yollar “hala dikenli ve taşlı.” Gelecekte “daha başı dik yürümek” için atılan her adım hesaplanmalı, çıkacak fırsatlar en küçüğünden en büyüğüne değerlendirilmeli. Hem ekonomik hem de sportif açıdan tüm veriler pozitif çizgiler göstermeli.
Ben bu yazıda Galatasaray’ın kısa ve uzun vadede geleceğine dair projeler ve önerilerimi kaba hatlarıyla paylaştım. Elbetteki ham haldeler ancak konunun uzmanları tarafından değerlendirildiğinde gerçekten Galatasaray için maddi manevi etkin sonuçları olan adımlar atılabilir. Hem ülkemize hem de Galatasaray’a güzel yarınlar diliyorum. Galatasaray’ı yaşayın, Galatasaray’la kalın…
Blog’un kuruluş amacı ve isim hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/ yazısını mutlaka okuyun!
Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye
Facebook: https://www.facebook.com/3numaraliuye/
İnstagram: https://www.instagram.com/3numaraliuye/