VAR’ı da Dert, Yoku da!

0
748
Galatasaray-Benfica 1-2

Genelde devre arası iyi transferlerinin en büyük handikabı oyuncuların birbirini tanımaması, dolayısıyla iyi bir takım oyunu oluşturmamaktır; birbirlerini açıklarını kapatamayabilir ve takım arkadaşlarının artı özelliklerini ortaya çıkartmakta zorlanırlar. Bu yüzden çok iyi ama geciken transferler kağıt üstünde müthiş beklentiler doğururken saha içinde bu çeşit aksaklıklara gebedirler. Bugün de işte aynen öyle oldu. Galatasaray tam aradığı özellikte stoperlere ve santrfora sahip oldu diye sevinirken; Diagne’den faydalanamadı, stoperleri ise orta sahanın gedikleriyle mücadele verirken çoğunlukla iyi oynasalar da hatalar yaptı.

Bunun dışında tabii ki bir de saçma bir penaltı ile mağlup duruma düşüldü. VAR varken de yokken de Avrupa’da ya da Türkiye’de bir şekilde hakemlerin maça olumsuz tesirlerine maruz kalmak, olmadı bireysel bir hatayla gol yemek bu sezonun kaderi galiba. Ve çok ciddi bir sinir harbi!

****

Bugün oyun 0-0 devam etse ve o penaltı gelmese, sonrasında Galatasaray’ın mağlup olacağını düşünmüyorum aslında. Ancak mağlup duruma düştükten sonra santrforsuz ve stopersiz olduğumuz dönemin eksikleri ortaya çıktı.

  • Öncelikle tüm bu iyi transferlere rağmen hâlâ kırılgan bir takımız.
  • Öne geçtiğimizde anlarda ya da oyun berabere devam ederken kurduğumuz baskıda son hamleleri yapamıyor ve atağı sonlandıramıyoruz. (Trabzonspor maçı ve Ali Sami Yen’de farklı biten maçlar hariç.)
  • Fernando belki de kariyerinin en vasat altı performansını sergiliyor. Kolay kartlar alıp, iyice kaçak dövüşmeye başlıyor. Topu ne basit oynuyor ne de keskin toplar atabiliyor. Bu sene deplasmandaki Porto maçı hariç performansı gerçekten çok düşük.
  • Belhanda ve Feghouli istikrarsız; onlar iyi olmadığı zaman ciddi sıkıntılar baş gösteriyor. Hem onlarsız olmuyor hem de varlıkları bazen ciddi krizlere neden oluyor.
  • Ndiaye’nin hızından ve mücadele gücünden başka verebilecekleri çok sınırlı. Pas alışverişi, top saklama, taktik faul alma, kartsız taktik faul yapma, asist yapma, uzaktan ya da yakından gol yapma potansiyeli oldukça düşük.
  • Yine çok az B planına sahip Henry Onyekuru eğer oyuncu geçemez ve şut atamazsa yapabilecekleri çok kısıtlı. Özellikle Nagatomo’yu ofansif anlamda oyuna hiç katamadığı gibi defansif anlamda da çok fazla yalnız bırakıyor. Şutları ve pasları zaman zaman öyle zayıf kalıyor ki bu düzeyde bir oyuncuda bunu görmek bende büyük şaşkınlık yaratıyor. Ayrıca sezon başından beri kırılma anlarında atamadığı o kadar çok gol var ki kaçırdıkları, attıklarını götürüyor diyebilirim.
  • Umut ve Burak’tan beri süre gelen, sadece bir sezon Gomis’le aşılan santrforu oyuna katma sorunu hâlâ devam ediyor. Öyle ki başka takımlarda oynarken canımızı yakan Eren, Umut gibi oyuncular Galatasaray’da futboldan anlamaz gözükürken, devre arasının flaş transferi Diagne de son iki maçta aynı kaderi paylaştı.

Tüm bunların üzerine Nagatomo da asist yapmasına rağmen en formsuz dönemlerinden birini yaşıyor. Yukarıda değindiğim gibi bunda Rodrigues’in yerine oynayan Onyekuru’yla yaşadığı uyumsuzluğun da etkisi büyük. Japonya milli takımı ile finale kadar gelip yorgun dönmesini de unutmamak lazım.

Diagne

Galatasaray taraftarı olarak rakip takımda gördüğümüz santrfor ve stoperlerden etkilenmek gibi bir zaafımız var. Diagne iyi oyuncu ama tek başına takım değil. O’nu oynatacak, verim alacak oyun planı da şu an için maalesef yok. Özellikle skor olarak geriye düştüğümüzde hiç yok. Birinci sıkıntı Belhanda ve Feghouli’nin akan oyunda orta deneme sayılarının düşüklüğü kadar santrforu dahil etmeden oynamaya alışmış olmaları; ikincisi de Nagatomo hariç istediği, O’na uygun ortaları açan stilde herhangi bir oyuncunun sahada olmaması. Linnes de hem stil itibariyle az ve başarılı orta yapan bir oyuncu hem de son zamanlarda kupa maçlarında da tamamen oynaması nedeniyle aşırı yorgun olduğu için Diagne’ye ofansif katkısı sınırlıydı.

Galatasaray mevcut kadro yapısıyla Diagne’den ancak O bireysel olarak atak yaparsa faydalanabilir. Aksi takdirde sıkıntılar devam eder. Öncelikle Mariano’nun bir an önce sağlıklı bir şekilde sahaya dönmesi lazım. Donk ve Fernando değişikliğinin A planı olması lazım. Eğer olmazsa -belki sizlere komik gelecek- ama Selçuk İnan’ın devreye girmesi lazım. Evet Selçuk yavaş ve eski gücünde değil ancak direkt paslarla ve set oyunundaki tecrübesiyle yarım sezonluk bir katkı verebilir. Bunu teklif etmek bana çok acı veriyor ama eldeki orta sahanın “ya tamam ya devam” oyunu ve Diagne’yi görmeden oynaması beni bu düşünceye sevk ediyor.

Luyindama-Marcao

Bu ikili tüm hatalarına rağmen bana Tomáš Ujfaluši-Semih Kaya dönemi kadar keyif veriyor. Ancak Luyindama ile ilgili şöyle bir tavsiyem olacak. Stil itibariyle riskli oyunu seviyor olabilir fakat oyununu biraz daha basitleştirmeli. Böylece risk aldığı anda oyuna sürpriz katkılar yapabilir. Sürekli riskli hamleler denediği için O’na karşı baskı neredeyse hiç azalmıyor. Eğer Luyindama bu konuyu düzeltmezse bu riskli hamleler Galatasaray’ın en zayıf noktalarından olabilir. Marcao’nun oyun görüşüne bayılıyorum. Çok başarılı müdahaleler yanında ofansif oyuna katkısı müthiş. Hem de bu ofansif katkıyı risk almadan basit oynarken yapması gerçekten övülesi bir şey. Hakemin uydurduğu penaltı ile yenilen ikinci goldeki hatası O’nun adına gecenin en mutsuz olayıdır ancak kaliteli bir oyuncu olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Fatih Terim

Fatih Hoca devre arası transferlerde bekleyerek ve radikal kararlar alarak müthiş bir değişime imza attı. Bence transfer konusunda en olumlu dönemlerinden birisi budur. Ancak bu sezon oyuna müdahalelerde geç kalıyor ya da etkin müdahalelerde bulunamıyor. Bugün Fernando kart gördükten sonra iyice oyundan düştü. Zaten kötü olan oyununu atılmamak için kaçınarak oynamasıyla iyice bozdu. Buraya bir Donk ya da Selçuk hamlesi gelebilirdi. Bunun yanı sıra doğru değişiklik olan Sinan ve Mariano hamlesinden ise Sinan ile Feghouli’nin aynı yere sıkışmalarından kaynaklı yeterince verim alamadı. Belki de derhal Belhanda daha çok sola, Feghouli merkeze kaymalıydı. Gerçek şu ki Ümit, Hasan ve Levent Hoca’ların daha cesur olmaları ve Fatih Hoca’yı uykuya düştüğünde uyarmaları lazım.

Jesus Gil Manzano

İspanyol hakem verdiği penaltıyla bugün belki de turun kaderiyle oynadı. Bunun yanı sıra Benfica’nın oyunu yavaşlatmasına ciddi bir şekilde göz yumduğu gibi oyunu durdurma bahanelerini hiç kaçırmadı. “Çok muhterem yerli hakemlerimizden” sonra böyle bir performansı görmek Fatih Terim’in “hakemlerde hata yapar” ironisinin ciddiye alınması kadar ironik oldu gerçekten!

Ayrıca UEFA Kupası’nda VAR uygulamasının kullanılmamasının hiçbir açıklaması yok bence. Bu kadar maliyetlerle mücadele eden takımların yine bir düdüğe teslim edilmesi bir çeşit cinayet sayılmasın da ne sayılsın?

Sonsöz

Yazı genelde negatif bir içerikte oldu farkındayım. Ben bu turun zaten zor geçeceğini de bekliyordum. Bunda Benfica’nın iyi bir takım olmasının tabii ki önemi var. Bu iyi takım bir de deplasmanda hakemi yanına alırsa zaten işler iyice zorlaşır. Bu sene Avrupa arenasında zaten Ali Sami Yen’deki Lokomotif Moskova maçının haricinde bize zevk ve güven veren görüntüler izlemedik. Bu tur itibariyle de bu artık çok zor. Ancak zor da olsa turu geçersek belli bir hava yakalanacağına inanıyorum.
Ve bu olumsuz duyguların Kasımpaşa maçıyla birlikte kırılmaya başlayabileceğini düşünüyorum. Öncelikle takımın birlikte oynama sayısı ve birbirini tanıma ihtimali artmış olacak…

Galatasaray ilginç takım; dik duran domino taşları gibi olumlu zincir bir başlarsa durdurulamıyor, ancak aynı şekilde olumsuz zincir bir başlarsa bu duruma karşı koyamıyor. Malum ligimizde de bir operasyon mevsimi kokusu yayılmaya başladı. Şimdi öncelikle ligde saha içinde çok uyanık olmalı, maçları hakemlerin kırılma noktalarına bırakmadan koparmalı ve diğer haftaları etkileyecek kart operasyonlarına izin vermemeli. Bu süreçte kulübeden Emre Akbaba, Mitroglou, Sinan ve Yunus’dan katkılar almalı ve takımdaki rekabeti arttırmalı. Takım inancını yitirmeden yola devam etmeli.

Kasımpaşa maçında pozitif duygularla yazılmış bir yazıda buluşmak üzere. İyi geceler diliyorum Sevgili Galatasaraylılar…

Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye

Yeni açtığımız ana hesabı takip edin ve gücümüze güç katın: https://twitter.com/3numaraliuyecom

Yorum bırak

Lütfen yorumunuzu yazınız
Lütfen buraya adınızı yazınız